Turkish - English
Definition of istihzâ in Turkish English dictionary
- sarcasm
- sarcasm, irony
- mock
- gibe
- irony
- sneer
- fleer
- shy
- gibejibe
- scoff
- slant
- sport
- badinage
- istihza etmek
- to ridicule
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of istihzâ in Turkish Turkish dictionary
- Gizli ya da ince alay
- Gizli veya ince alay
- Gizli veya ince alay: "Sivri burnu, korkunç bir istihza ile şimdi bana doğru uzamıştı."- Y. Z. Ortaç
- (Osmanlı Dönemi) alay etme, alay
- İSTİHZA
- (Osmanlı Dönemi) Alay etmek, birisi ile eğlenmek
- İSTİHZA
- (Hukuk) Alay etme, biriyle eğlenme
- İSTİHZA
- (Osmanlı Dönemi) Birisini gülünç duruma düşürmek, maskara etmek
- istihza etmek
- Alay etmek, alaya almak
- İSTİHZA'
- (Osmanlı Dönemi) (İstihdâ') Alçak gönüllülük göstermek, kendisini aşağı tutmak
- İstihza
- (Osmanlı Dönemi) TEHEKKÜM
Related Terms
istihzâ
Hyphenation
is·tihz·âResimler
History
Favorites