istihdam

listen to the pronunciation of istihdam
Turkish - English
(Ticaret) employment

In Japan, employment opportunities are significantly lower for women than they are for men. - Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür.

The UK employment rate is at a record high. - İngiltere'de istihdam oranı rekor düzeyde.

(Ticaret) accession
deploy
istihdam açığı
(Ticaret) employment gap
istihdam eden
(Kanun,Ticaret) employer
istihdam edilen
(Kanun,Ticaret) employee
istihdam etmek
hire
istihdam etmek
employ

The tire factory employs 250 people. - Lastik fabrikası 250 kişi istihdam etmektedir.

They employ temporary workers. - Onlar geçici işçi istihdam etmektedirler.

istihdam sağlamak
(Ticaret) employ
istihdam alanı
(Ticaret) employment area
istihdam alanındaki müktesebat
(Hukuk) employment acquis
istihdam edenin mesuliyeti
(Kanun) employer's liability
istihdam edenin mesuliyeti
(Kanun) liability of employer
istihdam edenin sorumluluğu
(Kanun) liability of employer
istihdam etmek
to employ, to hire
istihdam etmek
to hire, employ, engage (someone)
istihdam imkanı
employment opportunity
istihdam kampanyası
recruitment campaign
istihdam kampanyası
recruiting drive
istihdam olanağı
(Ticaret) employment opportunity
istihdam oluşturmak
provide employment
istihdam oluşturmak
generate employment
istihdam oluşturmak
create employment
istihdam programı
workfare
istihdam ve sosyal işler
(Hukuk) employment and social affairs
istihdam vergisi
(Ticaret) pay-roll tax
istihdam yaratmak
generate employment
istihdam yaratmak
create employment
istihdam yaratmak
provide employment
istihdam şartları
employment conditions
istihdam-nüfus oranı
(Ticaret) employment-population ratio
artan istihdam
increasing employment
Avrupa İstihdam Stratejisi
(Hukuk) European Employment Strategy (EES)
Kara Kuvvetleri İstihkam Birlikleri; ortak işletim ortamı; İstihdam konsepti
(Askeri) Army Corps of Engineers; common operating environment; concept of employment
garanti edilmiş istihdam
(Ticaret) guaranteed employment
mevcut istihdam hükümleri
(Ticaret) current employment terms
mevsimlik istihdam
(Ticaret) seasonal employment
ortak istihdam değerlendirmesi
(Hukuk) joint employment review
ortalama istihdam
(Hukuk) average employment
ulusal istihdam stratejisi
(Hukuk) national employment strategy
Turkish - Turkish
İstihdam, ülkedeki mevcut işgücünün ekonomik faaliyetler içerisinde sürekli biçimde çalıştırılmasıdır. Bir başka tanım, bir ekonomide belli bir dönemde üretim öğelerinin varolan teknolojik düzeye göre ne ölçüde kullanıldığıdır. İstihdam tam, eksik ve aşırı istihdam olarak sınıflandırılmaktadır
(Osmanlı Dönemi) bir işte kullanmak için alıkoyma, çalıştırma, kullanma, hizmet ettirme
Bir görevde, bir işte kullanma
iki anlamı olan bir kelimeyi, bu iki anlama gelecek şekilde kullanmak
İSTİHDAM
(Osmanlı Dönemi) Bir hizmette kullanmak, hizmete almak, hizmet ettirmek
İSTİHDAM
(Hukuk) Hizmette kullanma
İSTİHDAM
(Osmanlı Dönemi) Edb: Bir çok mânâsı olan bir kelimenin her mânâsına muvâfık kelime söylemek. Meselâ: "Avcınızın attığı da, sözleri de saçma idi" cümlesinde olduğu gibi
istihdam etmek
Bir işte, bir görevde kullanmak
istihdam
Favorites