irritation, anger; resentment, grudge, enmity

English - Turkish

Definition of irritation, anger; resentment, grudge, enmity in English Turkish dictionary

Related Terms

pique

darılmak

pique

{f} darıl

pique

incitmek

pique

{i} darılma

pique

Pique oneself: Övünmek, kendini bir şey zannetmek

pique

(fiil) hatırını kırmak, incitmek, darıltmak; tahrik etmek, kışkırtmak

pique

tahrik etmek

pique

kışkırtmak

pique

kendini bir şey zannetmek

pique

{f} gücendirmek

pique

pique oneself övünmek

pique

{f} kırmak

pique

{f} çekmek

pique

{f} merak uyandırmak

pique

çek/incit

pique

pike/kırgınlık

pique

hatırını kırmak

pique

{f} uyandırmak: You've piqued my curiosity. Beni meraklandırdın

pique

gururunu kırmak

English - English

Definition of irritation, anger; resentment, grudge, enmity in English English dictionary

{i} pique

Hyphenation

irritation, anger; resentment, grudge, en·mi·ty