English - Turkish
Definition of involved in in English Turkish dictionary
- karışmak
Korkarım sizi hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalacağım. Konuşmanıza karışmak istemiyorum.
-I'm afraid I'll have to disappoint you. I don't want to be involved in your conversation.
Tom kavgaya karışmak istemiyordu, fakat başka seçeneği yoktu.
-Tom didn't want to get involved in the fight, but he had no choice.
- karışmış bulmak
- (Havacılık) alakası olmak
- be involved in
- -e karışmak: She was once involved in a scandal. Bir zamanlar bir skandala karışmıştı
- be involved in
- ile meşgul olmak, ile uğraşmak: He's involved in
- involve in
- bulaştırmak
- involve in
- (Fiili Deyim ) 1- -e karışmak , bulaşmak 2- dalmak , zihni ... ile meşgul olmak
- involve in
- (deyim) (birini) işin içine çekmek
- involve in
- (deyim) başını derde sokmak
- involve in
- (deyim) (birini) işe bulaştırmak
- involve in
- karıştırmak
- involve in
- sokmak
- to be involved in
- karışmak
- involve in
- bir işe karışmak (insanlar için)
- to be involved in
- dahil olmak
Related Terms
English - English
Definition of involved in in English English dictionary
- mixed up in, entangled with, included in
- be involved in
- be mixed up in, have a part in, have a connection to
Related Terms
involved in
Hyphenation
in·volved inTurkish pronunciation
învälvd înPronunciation
/ənˈvälvd ən/ /ɪnˈvɑːlvd ɪn/
Resimler
Videos
... But, I wanted to be involved in at least one of them. ...
... I think everybody's actively involved in trying to answer ...
History
Favorites