Tom o yatırıma daha fazla para yatırmış olmayı diledi.
- Tom wished he had put more money into that investment.
Borsa yatırımında çok para kaybetti.
- He lost a lot of money in the stock investment.
The ceramic mould, known as the investment, is produced by three repeating steps, These steps are repeated until the investment is the required thickness.
İndeksli yatırım fonlarına yatırım yapmak istiyorum
- I want to invest in index funds.
Hiç kimse ülkemde yatırım yapmak istemedi.
- Nobody wanted to invest in my country.
Borsada yatırım yaparak bir vurgun yaptı.
- He made a killing by investing in the stock market.
Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız.
- We need to invest in clean, renewable energy.
Yüksek tasarruf oranı Japonya'nın güçlü ekonomik büyümesi için bir faktör olarak kabul edilmektedir.Çünkü o bol yatırım sermayesi kullanılabilirliği anlamına gelmektedir.
- A high savings rate is cited as one factor for Japan's strong economic growth because it means the availability of abundant investment capital.
Borsada yatırım yaparak bir vurgun yaptı.
- He made a killing by investing in the stock market.
Menkul kıymetlere 500.000 yen yatırım yaptı.
- He invested 500,000 yen in stocks.
We'd like to thank all the contributors who have invested countless hours into this event.
... if you're getting a statement from a mutual fund or any other kind of investment you have, ...
... and since the most important investment many families make ...