Turkish - English
Definition of intihar in Turkish English dictionary
- suicide
The popular singer committed suicide.
-Popüler şarkıcı intihar etti.
The poet committed suicide in his study.
-Şair çalışmasında intihar etti.
- (Kanun) self murder
- voluntary death
- self-annihilation
- selfdestruction
- autocide
- suicided
- intihar davranışı
- suicidal behaviour
- intihar düşüncesi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) suicidal ideation
- intihar girişimi
- suicide attempted
- intihar girişimi
- suicide attempt
- intihar kurbanları
- suicide victims
- intihar etme
- committing suicide
- intihar etmek
- commit suicide
I want to commit suicide.
-İntihar etmek istiyorum.
Why do you think Tom wanted to commit suicide?
-Neden Tom'un intihar etmek istediğini düşünüyorsun?
- intihar saldırısı
- Suicide attack
- intihar bilimi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) suidology
- intihar bombacısı
- suicide bomber
Tom was killed by a suicide bomber.
-Tom bir intihar bombacısı tarafından öldürüldü.
The police caught the suicide bomber before he could detonate his bomb.
-Polis, intihar bombacısını bombasını patlatmadan önce yakaladı.
- intihar bombacısı
- (Politika, Siyaset) human bomb
- intihar bombası
- suicide bombing
- intihar bunalımı
- (Pisikoloji, Ruhbilim) suicidal crisis
- intihar eden kimse
- suicide
- intihar etme arzusu duymak
- feel suicidal
- intihar etmek
- 1. to commit suicide. 2. slang to get married
- intihar etmek
- to commit suicide
I want to commit suicide.
-İntihar etmek istiyorum.
I was about to commit suicide.
-Ben intihar etmek üzereydim.
- intihar etmek
- take one's own life
- intihar etmek
- put an end to oneself
- intihar etmeyi düşünmek
- be suicidal
- intihar gibi
- suicidal
- intihar niteliğinde
- suicidal
- intihar pilotu
- kamikaze
- intihar salgını
- (Pisikoloji, Ruhbilim) suicide contagion
- intihar sendromu
- (Pisikoloji, Ruhbilim) suicide syndrome
- intihar substratları
- (Tıp) suicidal substrats
- intihar süsü vermek
- make it look like a suicide
- intihar teşebbüsü
- attempted suicide
- intihar uçağı
- kamikaze
- İntihar etmek
- (Ev ile ilgili) take the coward's way out
- japon intihar uçağı
- Japanese kamikaze
- toplu intihar
- Mass suicide
- İntihar etmek
- (deyim) top oneself
- İntihar etmek
- commit suicide
I was about to commit suicide.
-Ben intihar etmek üzereydim.
I want to commit suicide.
-İntihar etmek istiyorum.
- arabayla intihar
- autocide
- bencilce intihar
- (Pisikoloji, Ruhbilim) egoistic suicide
- intihar etmek
- end off it all
- intihar etmek
- go off the deep end
- siyasi intihar
- (Politika, Siyaset) political suicide
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of intihar in Turkish Turkish dictionary
- Bir kimsenin toplumsal ve ruhsal sebeplerin etkisi ile kendi hayatına son vermesi
- Hayatını tehlikeye düşürecek aşırı davranış veya iş
- İNTİHAR
- (Osmanlı Dönemi) Kendi kendisini öldürmek. İdâm-ı nefs
- intihar etmek
- Kendini öldürmek
Related Terms
intihar
Hyphenation
in·ti·harPronunciation
Common Collocations
intihar etmekResimler
History
Favorites