Ben sanatla yürekten ilgiliyim.
- I am deeply interested in art.
Tom okçulukla çok ilgili olduğunu söyledi.
- Tom said that he was very interested in archery.
Ania bilgisayarlara meraklıdır.
- Ania is interested in computers.
Magdalena coğrafyaya meraklıdır.
- Magdalena is interested in geography.
Seni ilgilendiren bir şey var mı?
- Is there something that interested you?
Ben Esperanto öğrenmek istedim, çünkü beni çok ilgilendiriyordu.
- I wanted to learn Esperanto, because it interested me very much.
Her birimiz az çok sanatla ilgilenmektedir.
- Every one of us is more or less interested in art.
O, birçok şeyle ilgilenmektedir.
- He's interested in many things.
Düşen faiz oranları otomobil pazarını canlandırdı.
- Falling interest rates have stimulated the automobile market.
Faizi yeniden ayarlama yönünü belirlemek zordur.
- It is difficult to peg the direction of interest deregulation.
Komşumla ilginç bir muhabbet ettim.
- I had an interesting conversation with my neighbor.
O bana ilginç görünüyor.
- It seems interesting to me.
İnsanlığın çıkarları için çalışmalısın.
- You should work in the interests of humanity.
O, onun eylemlerinin kendi çıkarlarına karşı çalıştığını anlamıyor.
- He doesn't understand that his actions work against his own interests.
Fadıl, İslam ile ilgili hale geldi.
- Fadil became interested in Islam.
O, astronomi ile ilgili gibi görünüyor.
- It seems that he is interested in astronomy.
Her zaman onun makalesini okumaya meraklıyım.
- I'm always interested in reading his column.
Piotr futbola meraklıdır.
- Piotr is interested in soccer.
Ania bilgisayarlara meraklıdır.
- Ania is interested in computers.
Merakım gelecekte çünkü hayatımın geri kalanını orada geçireceğim.
- My interest is in the future because I'm going to spend the rest of my life there.
Bu ilginç ama önemli değil.
- That's interesting, but not important.
Tom toplantı sırasında önemli bir konudan bahsettti.
- Tom brought up an interesting point during the meeting.
Üreme benim ilgimi çekmiyor.
- Procreation does not interest me.
O, birçok şeyle ilgilenmektedir.
- He's interested in many things.
Her birimiz az çok sanatla ilgilenmektedir.
- Every one of us is more or less interested in art.
Bunun Tom'un yararına olduğuna emin misin?
- Are you sure this is in Tom's best interest?
Sami'ye karşı tanıklık etmeniz sizin yararınızadır.
- It's in your best interest to testify against Sami.
Evlilik genç insanları ilgilendiren bir konu değildir.
- Marriage isn't a subject that interests young people.
Seçtiğim şeyin beni ilgilendirmediğini anladım.
- I realized that what I had chosen didn't really interest me.
Onun, şirkette yüzde 10'luk bir hissesi var.
- She has a 10 percent interest in the company.
Şirkette %50'lik bir hisseye sahibiz.
- We have a 50% interest in the company.
I'm interested in playing volleball. Voleybolla ilgileniyorum.
Tom'un geniş bir ilgi alanı var.
- Tom has a wide range of interests.
İlginiz için teşekkür ederim.
- Thank you for your interest.
İlginç bir kişi olmak için aklınızı beslemek ve egzersiz yaptırmak zorundasınız.
- To be an interesting person you have to feed and exercise your mind.
Görüşünü duymaya hepimiz ilgi duyardık.
- We'd all be interested in hearing your opinion.
Sadece senin dar görüşlü fikirlerin ilginç.
- Only your narrow-minded ideas are interesting.
Biz değerleri ve çıkarları paylaştık.
- We have shared values and interests.
Gruplar ya küçük bir toplulukla ya da tüm dünya ile bir ilgi paylaşmak için iyi bir yoldur.
- Groups are a good way to share an interest with either a small community or the whole world.
Biz öğrenmeyi, etkili, ilginç ve etkileyici yapmak istiyoruz.
- We want to make learning effective, interesting, and fascinating.
Bayan Tanaka, yeni öğretmen, Japoncayı haftada iki kez ilgili öğrencilerine müfredat dışı etkinlik olarak öneriyor.
- Mrs. Tanaka, the new teacher, is offering Japanese as an extra curricular activity twice a week to interested students.
I'm very interested in going to see that play.
Our bank offers borrowers an annual interest of 5%.
I have business interests in South Africa.
He has a lot of interest in vintage cars.
... ELLIE POWERS: Some of you may be interested in participating ...
... And then, I was interested in doing something along the ...