Onun istenilenden çok farklı bir etkisi vardı.
- It had an effect very different from the one intended.
Çocuklar için tasarlanmış kitap yetişkinleri eğlendiriyor.
- Intended for children, the book entertains grown-ups.
Bu ürün özel kullanım için tasarlanmıştır.
- This product is intended for private use only.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
O geçen sene Napoli'yi ziyaret etmeyi planlamıştı.
- He intended to have visited Naples last year.
Tom Mary'ye her şeyi söylemeyi planladı.
- Tom intended to tell Mary everything.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
Mary en fazla iki çocuk doğurmayı amaçlamaktadır.
- Mary intends not to give birth to more than two children.
Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir.
- Mary intends not to give birth to more than two children.
Üniversiteden mezun olduğumda ne olmaya niyet ettiğim bana amcam tarafından soruldu.
- I was asked by my uncle what I intended to be when I graduated from college.
Onunla gitmeye niyet ettim.
- I intended to go with him.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
Dotage, fatuity, or folly is for the most part intended or remitted in particular men, and thereupon some are wiser than others .
... So let's kick off, no pun intended, ...
... intake form that are really intended to help people ...