inquire into

listen to the pronunciation of inquire into
English - Turkish
araştırmak
soruşturma yapmak (birisine)
tahkikat yapmak (birisine)
soruşturmak

O, davayı soruşturmak için özel bir dedektif kiraladı. - She hired a private detective to inquire into the case.

explore
{f} keşfetmek

Çocuklar keşfetmekten hoşlanırlar. Bu tehlikeli olabilir. - Children like to explore. This can be dangerous.

Dünyayı keşfetmek ve bir maceraya devam etmek istiyorum. - I want to explore the world and go on an adventure.

explore
{f} (keşifte bulunmak amacıyla) (bir bölgeyi) dolaşmak
explore
(Bilgisayar) keşfetme

Dünyayı keşfetmek ve bir maceraya devam etmek istiyorum. - I want to explore the world and go on an adventure.

Mary dağı keşfetmeye gitti. - Mary has gone off to explore the mountain.

explore
(Bilgisayar) açınsamak
explore
açımlamak
investigate
hakkında soruşturma yapmak
explore
araştırmak
explore
dikkatle incelemek
explore
inceleme gezisi yapmak
explore
keşfe çıkmak
explore
keşfet

O, ıssız ada keşfetmek istiyor. - He wants to explore the uninhabited island.

Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler. - The explorers discovered a skeleton in the cave.

explore
{f} (bir konuyu) araştırmak, incelemek
explore
(Tıp) İnceden inceye muayene etmek
explore
araştır/keşfet
explore
{f} kontrol etmek
explore
{f} muayene etmek
explore
(Biyoloji) araştır

Tom her olasılığı araştırdı. - Tom explored every possibility.

1497 de, John Cabot Kanada'yı araştırdı. - In 1497, John Cabot explored Canada.

English - English
investigate, look into, ask about
research
search
explore
investigate
inquire into

    Hyphenation

    in·quire in·to

    Turkish pronunciation

    înkwayr întı

    Pronunciation

    /ənˈkwīr əntə/ /ɪnˈkwaɪr ɪntə/
Favorites