Annem yeteri kadar masum bir halde Biraz daha bira ister misin? diye sordu.
- Mom was innocent enough to ask him: Would you like any more beer?
Bu insanlar masum olmaktan başka bir şey değiller.
- These people are anything but innocent.
Tom suçsuz olduğunu hakime söyledi.
- Tom told the judge that he was innocent.
Tom suçsuz olduğunu vurguladı.
- Tom insisted he was innocent.
Sen aptal bir kız değilsin, değil mi?
- You're not an innocent girl, are you?
Görünüşe rağmen, sen bir sapıksın. Ben bir sapık değilim. Ben saf ve masum bir genç kızım. Evet, evet, yok daha neler.
- Despite appearances, you're a pervert. I'm not a pervert. I'm a pure and innocent young girl. Yeah, yeah, give me a break.
Tom saf saf gülümsedi.
- Tom smiled innocently.
Onların hepsi zararsız çocuklar.
- They are all innocent children.
The jury said he was not guilty. I knew he wouldn't have done something like that.
... innocent Americans in our movie theaters and our shopping malls ...
... She's wildly innocent and beautiful, and she only cares ...