Denial is a terrible thing.
- İnkâr korkunç bir şeydir.
The police didn't believe his denial.
- Polisler onun inkarına inanmadı.
There is no denying the fact that smoking is harmful.
- Sigara içmenin zararlı olduğu gerçeğini inkar etmek yok.
There is no denying that she is very efficient.
- Onun çok verimli olduğunu inkar etmek yok.
The truth is undeniable.
- Gerçek inkar edilemez.
The fact that they came here is undeniable.
- Onların buraya geldiği gerçeği inkar edilemez.
Even today, his theory remains practically irrefutable.
- Bugün bile onun teorisi neredeyse inkar edilemez olarak kalmaya devam etmektedir.