Bir kütüğün altında bazı yabani mantarlar buldum.
- I found some wild mushrooms under the log.
Yabanî hayvanlar ormanda yașar.
- Wild animals live in forests.
Güneş vahşi bir renk aleviyle batıyor.
- The sun goes down in a wild blaze of color.
Bazı vahşi kediler komşumun evinin altında yaşarlar.
- Some wild cats live under my neighbor's house.
Bütçe hatalı ve gerçek dışı görünüyor.
- The budget appears to be inaccurate and unrealistic.
O film önemli tarihsel olayların son derece yanlış bir tasviriydi.
- That film was an extremely inaccurate portrayal of key historical events.
Bilgi çoğunlukla yanlıştır.
- The data is often inaccurate.
Bölge, manzarası ve yaban hayatı ile ünlüdür.
- The area is notable for its scenery and wildlife.
Örgüt, yaban hayatı korumasında başlıca rol oynar.
- The organization plays a principal role in wildlife conservation.
Bütçe hatalı ve gerçek dışı görünüyor.
- The budget appears to be inaccurate and unrealistic.
Kalbi çılgınca çarpıyordu.
- His heart was beating wildly.
Tüketici fiyat endeksi çılgınca dalgalanıyor.
- The consumer price index has been fluctuating wildly.
Parti oldukça tenhaydı.
- The party was pretty wild.
The novice archer fired a wild shot and hit her opponent's target.
Well, I suppose you could say the weatherman was wide of the mark again then!.
... is inaccurate. ...