in the utmost degree, greatly, very

listen to the pronunciation of in the utmost degree, greatly, very
English - Turkish

Definition of in the utmost degree, greatly, very in English Turkish dictionary

extremely
had safhada
extremely
aşırı boyutta
extremely
yoğun ölçüde
extremely
fazlaca
extremely
yoğun olarak
extremely
(Politika, Siyaset) uç noktada
extremely
aşırı miktarda
extremely
ziyadesiyle

Biz ziyadesiyle mutluyuz. - We're extremely happy.

extremely
son derece

Tom şimdi son derece meşgul. - Tom is extremely busy now.

Dinamit balıkçılığı resif ekosistemler için son derece tahrip edicidir. - Dynamite fishing is extremely destructive to reef ecosystems.

extremely
çok

Çok tembel görünüyorsun. - You seem to be extremely lazy.

Tom ve erkek kardeşleri çok yakındır. - Tom and his brothers are extremely close.

extremely
aşırı derecede

Tom aşırı derecede heyecanlı görünüyor. - Tom seems extremely excited.

Bu onun için aşırı derecede zordur. - This is extremely hard for him.

extremely
fazlasıyla

Mary fazlasıyla çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
aşırı

Tom aşırı derecede heyecanlı görünüyor. - Tom seems extremely excited.

Mary aşırı derecede çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
z. aşırı derecede
English - English
{a} extremely