in the last resort

listen to the pronunciation of in the last resort
English - Turkish
hiçbiri olmazsa
başka çare kalmazsa
Sonunda, nihayetinde
son çare olarak
in the last
(Bilgisayar) sonunda

Dünyanın sonundan önce son saatlerde ne yapacağımı soruyorsun. Muhtemelen çöpü çıkaracağım ve daireyi temizleyeceğim ve bu konuda yardım etmek için gelebilirsin. - You're asking what I'll do in the last hours before the end of the world. I'll probably take out the garbage and clean up the apartment, and you could come and help me with it.

in the last
(Bilgisayar) son

Tom son dört yılda iki kez alkollü araba sürmekten mahkûm edildi. - Tom has been convicted of drunken driving twice in the last four years.

Bu kasaba son on yıl içerisinde çok fazla değişmedi. - This town hasn't changed much in the last ten years.

English - English
(deyim) If all other methods fail

British police are supposed to use guns only as a last resort.

(deyim) Ultimately, in the end, at the end of the day, in the long run, when all is said and done
in the last resort

    Hyphenation

    in the last re·sort

    Turkish pronunciation

    în dhi läs risôrt

    Pronunciation

    /ən ᴛʜē ˈlas rēˈsôrt/ /ɪn ðiː ˈlæs riːˈsɔːrt/
Favorites