Eninde sonunda kim karar verecek?
- Who will ultimately decide?
Yani sonuçta, Web'i dil öğrenmede daha iyi bir yer yapmak için biz Tatoeba ile sadece temelleri inşa ediyoruz.
- So ultimately, with Tatoeba we are only building the foundations… to make the Web a better place for language learning.
Sonuçta, okula gitmeye son verdi.
- Ultimately, he ended up going to school.