Bütün duvar boyunca karalamalar vardı.
- There were scribbles all along the wall.
Onun bordür boyunca yürüdüğünü gördüm.
- I saw her walking along the kerb.
Kamerayı yanına almayı unutma.
- Don't forget to take along the camera.
Köpeğimi yanımda getireceğim böylece onunla tanışabilirsin. Ne! Buraya hayvan getirmeye yeltenme!
- I'll bring my dog along, so you can meet him. What?! Don't you dare bring that animal here!
Tom'u kim buraya davet etti?
- Who invited Tom along?
Eğer istiyorsan bizimle birlikte gelebilirsin.
- Come along with us if you like.
Kalabalık ile birlikte gidin.
- Go along with the crowd.
Arkadaşını yanında getir.
- Bring along your friend.
Yanında okuyacak bir şey getir.
- Bring along something to read.
Tokyo'nun yanı sıra Osaka bir ticaret merkezidir.
- Along with Tokyo, Osaka is a center of commerce.
... learned from his education that shaped the direction of our nation. ...
... before exams point in the direction of what might be called mental steroids. And as ...