in public

listen to the pronunciation of in public
English - Turkish
herkesin içinde

Kısa sürede herkesin içinde konuşmaya alıştım. - I soon got accustomed to speaking in public.

Bay Kaifu herkesin içinde konuşmalar yapmaya alışkındır. - Mr. Kaifu is used to making speeches in public.

açıkça
herkesin önünde

Herkesin önünde böyle şeyler söylememelisin. - You ought not to say such things in public.

Herkesin önünde ona gülündü. - He was laughed at in public.

alenen

Bir kadına alenen yardım etme. Şüpheli görüneceksin. - Don't help a woman in public. You'll look suspicious.

milletin içinde
English - English
publicly, out in the open
in public

    Hyphenation

    in pub·lic

    Turkish pronunciation

    în pʌblîk

    Pronunciation

    /ən ˈpəblək/ /ɪn ˈpʌblɪk/

    Videos

    ... They benefited from a public school system, ...
    ... the public interest to provide a safer ...
Favorites