in good shape

listen to the pronunciation of in good shape
English - Turkish
iyi durumda

O gerçekten iyi durumda. - He's really in good shape.

Tom yaşlı olabilir ama o iyi durumda. - Tom may be old, but he's in good shape.

fit
{f} uymak

Tom uymak için elinden geleni yapıyor. - Tom is doing his best to fit in.

fit
{s} zinde
fit
{i} uygun olma

Tom'un uygun olma sorunu var. - Tom has trouble fitting in.

Yalnızca onun iş için uygun olmadığını bulmak için çok çabalıyordu. - He tried hard only to find that he was not fit for the job.

fit
{i} oturma

Bu mobilya parçası oturma odası için uygun değil. - That piece of furniture is not fitting for the living room.

Oturma odasına uymadığı için masayı hediye olarak verdim. - I gave away the table because it does not fit in the living room.

fit
formda olan
fit
uygun gelme
fit
-e yerleştirmek
fit
olmak

Tom bir iş adamı olmak için uygundur. - Tom is fitted to become a businessman.

Sadece bu ayakkabıların uyduğundan emin olmak istiyorum. - I just want to make sure these shoes fit.

fit
-e takmak
be in good shape
mali yağdayı iyi olmak
fit
uygun olmak
fit
uygunluk

Sen yaşına bakılmaksızın bir fiziksel uygunluk testi için başvuruda bulunabilirsin. - You can apply for a physical fitness test regardless of your age.

fit
sağlıklı

Yoga stresle mücadeleye ve formda ve sağlıklı kalmaya yardımcı olabilir. - Yoga can help you fight stress and stay fit and healthy.

Tom nispeten formda ve sağlıklı görünüyor. - Tom is relatively fit and healthy.

fit
hazırlamak
in shape
şekillenmeye
fit
(Tıp) Sara
fit
patlayacak halde
fit
sıhhatli
fit
{f} yakışmak
fit
hazır
fit
{s} (bedenen) formda olan, spor yapmaya hazır
fit
(Tıp) Nöbet, kriz
in good shape

    Turkish pronunciation

    în gîd şeyp

    Pronunciation

    /ən gəd ˈsʜāp/ /ɪn ɡɪd ˈʃeɪp/

    Videos

    ... to get you in really, really good shape. ...
Favorites