Bana karşı bütünüyle dürüst müydün?
- Have you been totally honest with me?
Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir zincir denilir.
- A totally ordered set is often called a chain.
Tom tamamen yok olmuş görünüyor.
- Tom looks totally wiped out.
O tamamen kesin değildir.
- It isn't totally exact.