in a state of marriage; having a wife or a husband

listen to the pronunciation of in a state of marriage; having a wife or a husband
English - Turkish

Definition of in a state of marriage; having a wife or a husband in English Turkish dictionary

married
evli

Tom bana ebeveynlerimin ayrılmadan önce ne kadar süredir evli olduklarını sordu. - Tom asked me how long my parents had been married before they separated.

Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler. - Some young Japanese people prefer being single to being married.

married
(sıfat) evli
married
evlilik

Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor. - Patterns of married life are changing a lot.

Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum. - I wish you a long and happy married life.

married
evlilikle ilgili
married
{f} evlen

Misako, geçen Haziran bir Kanadalıyla evlendi. - Misako married a Canadian last June.

O, Kanadalı bir kızla evlendi. - He married a Canadian girl.

married
marry evlendir/evlen
married
evliliğe veya evlilere
married
{s} to ile evli
married
{s} evliliğe/evlilere özgü
English - English
married
in a state of marriage; having a wife or a husband
Favorites