in a specific manner; in a limited manner; particularly

listen to the pronunciation of in a specific manner; in a limited manner; particularly
English - Turkish

Definition of in a specific manner; in a limited manner; particularly in English Turkish dictionary

specifically
kesinlikle/özellikle
specifically
özel olarak

Tom özel olarak sizi istedi. - Tom specifically asked for you.

Bu daireler genç aileler için özel olarak tasarlanmıştır. - These apartments are designed specifically for young families.

specifically
özellikle

O, Alex'e her konuşmasında bir ceviz verme yerine, onu sadece özellikle ceviz dediğinde verecekti. - Instead of giving Alex a nut each time he said something, she'd only give it when he specifically said nut.

Konferansçı genel olarak Amerikan edebiyatı ve özellikle Faulkner hakkında konuştu. - The lecturer spoke generally about American literature and specifically about Faulkner.

English - English
specifically
in a specific manner; in a limited manner; particularly
Favorites