in a short or brief time or manner; soon; quickly

listen to the pronunciation of in a short or brief time or manner; soon; quickly
English - Turkish

Definition of in a short or brief time or manner; soon; quickly in English Turkish dictionary

shortly
kısaca

Çince kısaca kendinizden bahsedin. - Describe yourself shortly in Chinese.

Sekreter beni kısaca cevapladı. - The secretary answered me shortly.

shortly
az bir mesafeden sonra
shortly
az ve öz bir şekilde
shortly
ters bir şekilde
shortly
kısacası
shortly
az sonra

Tom Mary gittikten az sonra geldi. - Tom arrived shortly after Mary left.

Tom az sonra geri dönecek. - Tom will be back shortly.

shortly
yakında

Tom yakında burada olmalı. - Tom should be here shortly.

Yakında orada olacağız. - We'll be there shortly.

shortly
kısa bir zamanda
shortly
yakında/kısaca
shortly
sözün kısası
shortly
kısaca, az ve öz bir şekilde. 4
shortly
tersçe
shortly
kabaca
shortly
az bir mesafeden sonra: It's shortly beyond that house. O evin biraz ötesinde
English - English
shortly
in a short or brief time or manner; soon; quickly
Favorites