English - Turkish
Definition of in a rough manner; unevenly; harshly; rudely; severely; austerely in English Turkish dictionary
- roughly
- yaklaşık olarak
Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.
-Asia is roughly four times the size of Europe.
- roughly
- kabataslak
- roughly
- aşağı yukarı
Tom aşağı yukarı benimle aynı yaşta
-Tom is roughly the same age as I am.
Benim Çincem mükemmel olmaktan uzak, ama aşağı yukarı onun söylediği her şeyi anlayabiliyorum.
-My chinese is far from perfect, but I can roughly understand everything he is saying.
- roughly
- kabaca
Kırk farklı dili kabaca konuşabilirsin.
-You can speak roughly forty different languages.
Kabaca seninle aynı yaştayım.
-I'm roughly the same age as you.
- roughly
- kaba
Kabaca seninle aynı yaştayım.
-I'm roughly the same age as you.
Kırk farklı dili kabaca konuşabilirsin.
-You can speak roughly forty different languages.
- roughly
- tahminen
Related Terms
English - English
Definition of in a rough manner; unevenly; harshly; rudely; severely; austerely in English English dictionary
- roughly
in a rough manner; unevenly; harshly; rudely; severely; austerely
Hyphenation
in a rough manner; unevenly; harshly; rudely; severely; aus·tere·lyPronunciation
Resimler
Favorites