in a position to function; ready.

listen to the pronunciation of in a position to function; ready.
English - Turkish

Definition of in a position to function; ready. in English Turkish dictionary

set up
kurmak

Bu, kamp kurmak için iyi bir yere benziyor. - This looks like a good spot to set up camp.

Ölü bir adamın anısına bir anıt kurmak için bir fon başlatıldı. - A fund was launched to set up a monument in memory of the dead man.

set up
hazırlamak
set up
birisine tuzak kurmak
set up
düzen

Bir toplantı düzenledim. - I've set up a meeting.

Pazartesi için neden bir toplantı düzenlemiyoruz? - Why don't we set up a meeting for Monday.

set up
işe başlamak
set up
dikmek
set up
yerleştirmek
set up
{f} kur

Üniversite Yönetimi, New York'ta bir şube kampüs kurmaya karar verdi. - The University Administration decided to set up a branch campus in New York.

Liderin çadırı nereye kuracağını bilmesi gerekir. - The leader should know where to set up the tent.

set up
kurulum
set up
kurma

Çadırı kurmak yarım saatimizi aldı. - It took us half an hour to set up the tent.

Tom yeni bir iş kurmasına yardım etmem için Boston'a gelmemi istiyor. - Tom wants me to come to Boston to help him set up a new business.

set up
ileri sürmek
set up
{i} kurgu
set up
(deyim) ileri sürmek,önermek
set up
(Fiili Deyim ) 1- başlamak 2- dikmek
set up
iyileştirmek
set up
maddi yardım sağlamak
set up
tuzak kurmak
set up
yükseltmek
set up
(deyim) tayin etmek
set up
(deyim) (sporda) rekor kırmak
English - English
set up

Now that I'm set up, this will take moments!.

in a position to function; ready.
Favorites