in a manner showing composure

listen to the pronunciation of in a manner showing composure
English - Turkish

Definition of in a manner showing composure in English Turkish dictionary

composed
{s} kendi halinde
composed
{s} sakin

Tom sakin kalmaya çalıştı. - Tom tried to stay composed.

composed
(Nükleer Bilimler) bileşik

Tüm yaşam kimyaya dayalıdır ve yaşayan her şey kimyasal bileşiklerden oluşur. - All life is based on chemistry and all living things are composed of chemical compounds.

composed
oluşan

Jüpiter esas olarak hidrojen ve helyumdan oluşan bir gezegendir. - Jupiter is a planet principally composed of hydrogen and helium.

Ekonomistler 2060 yılı civarında, Avrupa ve Kuzey Amerika'dan oluşan sözde Batı dünyasının küresel ekonomideki egemen konumunu kaybedeceğini tahmin ediyorlar. - Economists predict that around the year 2060, the so-called Western world, composed of Europe and North America, will lose their dominant position in the global economy.

composed
(Biyokimya) bileşmiş
in a manner
sanki
composed
kompoze
composed
oluş

Hava ağırlıklı olarak nitrojen ve oksijenden oluşur. - Air is mainly composed of nitrogen and oxygen.

Ders iki bölümden oluşuyor; biri teorik, diğeri pratik. - The lecture is composed by two parts, one theoretical, the other practical.

in a manner
bir şekilde
composed
oluşmuş

Birleşik Devletler 50 eyaletten oluşmuştur. - The United States is composed of 50 states.

English - English
composed
in a manner
in a way, in a fashion
in a manner showing composure

    Hyphenation

    in a man·ner show·ing com·po·sure

    Turkish pronunciation

    în ı mänır şōîng kımpōjır

    Pronunciation

    /ən ə ˈmanər ˈsʜōəɴɢ kəmˈpōᴢʜər/ /ɪn ə ˈmænɜr ˈʃoʊɪŋ kəmˈpoʊʒɜr/
Favorites