in a laboured manner

listen to the pronunciation of in a laboured manner
English - Turkish

Definition of in a laboured manner in English Turkish dictionary

in a manner
sanki
heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Onlar ağır silahlı mıydı? - Were they heavily armed?

Tüm bu mallar ağır biçimde vergilendiriliyor. - All these goods are heavily taxed.

in a manner
bir şekilde
heavily
çok

Bill babasının çokça sigara içmesinden nefret ediyor. - Bill hates his father smoking heavily.

Çok yağmur yağdı ve dolayısıyla beyzbol maçı iptal edildi. - It rained heavily, and consequently the baseball game was called off.

heavily
aşırı derecede

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

Tom aşırı derecede nefes alıyor. - Tom is breathing heavily.

heavily
ağır şekilde

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

heavily
şiddetle

Şiddetle yağmur yağdığı için okula geç kaldık. - We were late for school because it rained heavily.

Otobüs yukarı ve aşağı şiddetle sarstı. - The bus rocked heavily up and down.

English - English
heavily

he breathed heavily.

in a manner
in a way, in a fashion