in a heavy manner

listen to the pronunciation of in a heavy manner
English - Turkish

Definition of in a heavy manner in English Turkish dictionary

in a manner
sanki
heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Teşvik paketi ağır biçimde eleştirildi. - The stimulus package was heavily criticised.

Onlar ağır silahlı mıydı? - Were they heavily armed?

in a manner
bir şekilde
heavily
çok

Tom Mary ile tanışmadan önce, çok içerdi. - Before Tom met Mary, he drank heavily.

Dün çok yağmur yağdı. - It rained heavily yesterday.

heavily
aşırı derecede

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

Tom aşırı derecede nefes alıyor. - Tom is breathing heavily.

heavily
ağır şekilde

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

heavily
şiddetle

Eğer çok şiddetle yağmur yağmasaydı oyun iptal edilmezdi. - The game would not have been called off if it hadn't rained so heavily.

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

English - English
heavily
in a manner
in a way, in a fashion
in a heavy manner

    Hyphenation

    in a hea·vy man·ner

    Turkish pronunciation

    în ı hevi mänır

    Pronunciation

    /ən ə ˈhevē ˈmanər/ /ɪn ə ˈhɛviː ˈmænɜr/
Favorites