in, on, or at this place

listen to the pronunciation of in, on, or at this place
English - Turkish

Definition of in, on, or at this place in English Turkish dictionary

here
burda

Onlar bir saattir burdalar. - They have been here for an hour.

Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım? - Pardon me, how do I get to Downing Street from here?

here
bunda

Buyrun, bundan bir lokma deneyin. - Here, try a bite of this.

Üç aydır buradayım ve şimdiye kadar bundan hoşlandım. - I've been here three months, and so far I've enjoyed it.

here
(Bilgisayar) burayı

Lütfen burayı imzalayın. - Please sign your name here.

Hazine için orayı burayı kazdılar. - They dug here and there for treasure.

here
Here goes! işte başlıyorum
here
işte

İşte e-posta adresim. - Here's my email address.

Merhaba, benim bir rezervasyonum var, adım Kaori Yoshikawa. İşte onay kartı. - Hello, I have a reservation, my name is Kaori Yoshikawa. Here is the confirmation card.

here
burada

Yarın ben burada olacağım. - I will be here tomorrow.

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

here
buraya

Dün buraya koyduğum kitaba ne oldu? - What happened to the book I put here yesterday?

Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti. - It is five years since we moved here.

here
hey

Hey, sen burada ne yapıyorsun? - Hey, what are you doing here?

Hey, lütfen bana burada yardım eder misin? - Hey, could you give me a hand over here, please?

here
geldin mi? işte! Look here
here
halihazIrda
here
z. burada; buraya; burası
here
bu dünyada
here
Ha
here
BurayaBaksana
here
here and there şurada burada
here
bu hayatta
here
şimdiki halde
English - English
here
in, on, or at this place

    Pronunciation

    Videos

    ... WHAT A DANGEROUS PLACE THAT IS TO KEEP TROPHIES. ...
    ... that was in-- in violation of their international obligations. So these sanctions are in place ...
Favorites