imprecise or loose

listen to the pronunciation of imprecise or loose
English - Turkish

Definition of imprecise or loose in English Turkish dictionary

sloppy
özensiz

Tom özensiz bir ressamdır. - Tom is a sloppy painter.

O özensiz ve dikkatsiz. - She's sloppy and careless.

sloppy
baştan savma
sloppy
dağınık
sloppy
aşırı duygusal (söz)
sloppy
ıslak ve kirli
sloppy
saçma
sloppy
pasaklı
sloppy
zifoslu
sloppy
aptal/özensiz/çapaçul
sloppy
çapaçul
sloppy
{s} ıslak
sloppy
(sıfat) ıslak, cıvık, çamurlu, sulu, pasaklı, gülünç derecede hassas, yarım yamalak
sloppy
{s} yarım yamalak, baştan savma yapılmış
sloppy
{s} çok dalgalı (deniz)
sloppy
{s} yarım yamalak

Tom yarım yamalak işi yapmakla suçlandı. - Tom was accused of doing sloppy work.

Tom yarım yamalak iş yaptığımı söylüyor. - Tom says I do sloppy work.

sloppy
{s} hiç titiz olmayan, son derece dikkatsiz
sloppy
dikkatsiz

O özensiz ve dikkatsiz. - She's sloppy and careless.

sloppy
sloppilyşapşalca
sloppy
{s} gülünç derecede hassas
English - English
sloppy
imprecise or loose

    Hyphenation

    im·pre·cise or loose

    Turkish pronunciation

    împrısays ır lus

    Pronunciation

    /ˈəmprəˌsīs ər ˈlo͞os/ /ˈɪmprəˌsaɪs ɜr ˈluːs/
Favorites