Satın alamadığımız atın her zaman bir kusuru olacaktır.
- The horse that we can't buy will always have a defect.
Yapı olarak kusurlu olsalar bile, onlar fonksiyon olarak mükemmeldir.
- If defective in structure, they are perfect in function.
Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler.
- They replaced the defective TV with a new one.
Arızalar için makineyi kontrol ettiler.
- They checked the machine for defects.