O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
- He has been working during the whole day.
Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
- During his seven years in Japan, he studied Japanese in earnest.
Ders süresince telefonu çaldı.
- Her cellphone rang during class.
Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler.
- They went skiing during their date.
O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil.
- She is never online, even during her vacation.
Yaz tatili sırasında sadece dinleneceğim.
- I'm just going to rest during the summer vacation.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
Birçok köylü kuraklık esnasında öldü.
- Many peasants died during the drought.