Turkish - English
Definition of ilzam in Turkish English dictionary
- temsil ve ilzam
- represent and bind
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ilzam in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) delille muhatabı susturma, söz ve düşüncede üstün gelme
- Herhangi bir iş yerinin gelirlerini toplama işini üzerine alma
- Cevap veremez duruma getirme, susturma
- Yanıt veremez duruma getirme, susturma
- (Osmanlı Dönemi) iknâ edip sükut ettirme, delil göstermekle ve ispat etmekle galip gelme
- İLZAM
- (Osmanlı Dönemi) Muaraza veya muhakemede delil göstererek muhalifini susturmak, iskât etmek. Söz ve fikirde galibiyet. İltizam ettirmek. İsnad ve isbat etmek
- ilzam etmek
- Muaraza veya muhakemede delil göstererek muhalifini susturmak, ıskat etmek
- ilzam etmek
- Susturmak
- İLZAM ETMEK
- (Hukuk) (...e) Mahkum olmak, bağlı olmak, bağlamak, gerektirmek
- İlzam
- (Osmanlı Dönemi) CEZM
Related Terms
English - Turkish
Definition of ilzam in English Turkish dictionary
- ilzam etmek
- (Kanun) Defend