Tom, ABD'de yasadışı olarak çalışıyor.
- Tom works illegally in the U.S.
Birçok insan, ülkede yasadışı olarak yaşıyor.
- Many people are living illegally in the country.
Tom kaçak bir yabancı.
- Tom is an illegal alien.
Kaçak ağaç kesimi önemli ölçüde azalmıştır.
- Illegal logging has decreased considerably.
Tom yasadışı bir şey yapmadı.
- Tom didn't do anything illegal.
Oyların çoğu yasadışıydı.
- Many of the votes were illegal.
Yasal olmayan bir şey yapmadık.
- We didn't do anything illegal.
Bu yasal olmayan bir işlemdir.
- This is an illegal procedure.
ABD'de, onlardan bilgi almak için insanlara işkence yapmak yasaktır.
- In the U.S., it is illegal to torture people in order to get information from them.
Hükümet yasadışı yabancıları yasaklamanın bir parçası olarak kovuyor.
- The government is expelling illegal aliens as part of a crackdown.
Kanuna aykırı park etmekten, ona 5.000 yen ceza verdiler.
- They fined him 5,000 yen for illegal parking.
He received a ticket for illegally parking next to a fire hydrant.
... last year, the government of Bavaria started illegally installing the "Bundestrojaner", ...
... So for instance, I would not give driver's licenses to those that have come here illegally ...