iletişimsizlik

listen to the pronunciation of iletişimsizlik
Turkish - English

Definition of iletişimsizlik in Turkish English dictionary

iletişim
{i} communication

What changes the world is communication, not information. - Dünyayı değiştiren bilgi değil iletişimdir.

To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses. - Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.

iletişim
{i} transmission
iletişim
{i} touch

Where can I get in touch with you? - Seninle nereden iletişime geçebilirim?

Let's keep in touch by e-mail. - E-posta yoluyla iletişimi sürdürelim.

iletişim
(Bilgisayar) narrator
iletişim
telecommunications
iletişim
conversation

The setting influences the conversation. - Ortam iletişimi etkiler.

Social relationships influence conversations. - Sosyal ilişkiler iletişimi etkiler.

iletişim
(Askeri) command

He has a perfect command of English. - Mükemmel bir İngilizce iletişimi var.

He has a good command of English. - O, iyi derecede İngilizce iletişimine sahiptir.

iletişim
to contact
iletişim
communicate to
iletişim
channel
iletişim
(Hukuk) communication, telecommunications
iletişim
transport and communication
iletişim
communication bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
communications

The rocket put a communications satellite into orbit. - Roket yörüngeye bir iletişim uydusu koydu.

I've severed communications. - Ben iletişimi kestim.

Turkish - Turkish

Definition of iletişimsizlik in Turkish Turkish dictionary

iletişim
Bireyler arasında ortak simgeler sistemiyle gerçekleştirilen anlam ve bilgi alışverişi
iletişim
Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
Telefon, telgraf, televizyon, radyo gibi araçlardan yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi, bildirişim, haberleşme, komünikasyon
iletişim
komünikasyon
iletişimsizlik
Favorites