Tom boarded the ship along with his three children.
- Tom, üç çocuğu ile birlikte gemiye bindi.
Tom started singing along with Mary.
- Tom Mary ile birlikte şarkı söylemeye başladı.
You don't just go to the cinema to watch films. Rather, you go to the cinema in order to laugh and cry together with two hundred people.
- Film izlemek için sinemaya gitmezsiniz. Daha ziyade, iki yüz kişi ile birlikte gülmek ve ağlamak için sinemaya gidersiniz.
The father is together with his son, how cozy it is!
- Baba oğlu ile birlikte, ne kadar rahat!
Tom is easy to live with.
- Tom ile birlikte yaşamak kolay.
Tom is hard to live with.
- Tom ile birlikte yaşamak zor.