ilaçla

listen to the pronunciation of ilaçla
Turkish - English

Definition of ilaçla in Turkish English dictionary

ilaç
medication

I bought these medications for my father. - Bu ilaçları babam için aldım.

Medication and alcohol often don't mix. - İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.

ilaç
{i} drug

Doctors suggest drugs to fight diseases. - Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.

The state is going to reform its drug policies. - Devlet ilaç politikalarında reform yapacak.

ilaç
{i} medicine

She sells medicine in the pharmacy. - O, eczanede ilaç satıyor.

I need medicine. Where is the pharmacy? - Bana ilaç gerekiyor. Eczane nerede?

ilaçla ovma
embrocation
ilaçla tedavi
medication
ilaçla tedavi edilebilir
medicable
ilaçla tedavi etmek
medicine
ilaçla tedavi etmek
medicate
ilaçla tedavi etmek
to medicate
ilaçla uyutmak
drug
ilaç
pill

The patient felt the worse for having taken the pills. - Hasta ilaçları almasına rağmen kötü hissediyordu.

The pain went away because I took the pills. - İlaç aldığım için ağrı geçti.

ilaç
{i} curative
ilaç
{i} cure

No medicine can cure this disease. - Hiçbir ilaç bu hastalığı tedavi edemez.

This medicine will cure your cold. - Bu ilaç soğuk algınlığını tedavi edecek.

ilaç
(at) ball
ilaç
potion
ilaçlamak
apply medicine
ilaç
medicament
ilaç
remedy

Is there a home remedy for headache? - Başağrısı için evde bir ilaç var mı?

What is the best remedy for colds? - Soğuk algınlıkları için en iyi ilaç nedir?

ilaç
(a) chemical preparation: boru açma ilacı preparation used to unclog pipes
ilaç
drug of
ilaç
disinfectant
ilaç
medicine, drug; remedy, cure
ilaç
pesticide; insecticide; herbicide; fungicide
ilaç
medicine, medicament, medication; drug
ilaç
physic

The physician prescribed his patient some medicine. - Doktor hastasına biraz ilaç yazdı.

More and more physicians have begun to use the new medicines. - Gittikçe daha fazla doktor yeni ilaçlar kullanmaya başladı.

ilaç
(Hukuk) medicine, drug, remedy
ilaç
belladonna
ilaçlamak
medicate
ilaçlamak
to put medicine on; to impregnate (something) with a medicinal substance, medicate
ilaçlamak
disinfect
ilaçlamak
to apply medicine, to medicate; to disinfect
ilaçlamak
to treat (something) with disinfectant
ilaçlamak
to apply pesticide to, treat (something) with pesticide
ilâç
antidote
ümitsiz hastanın ilaçla öldürülmesi
euthanasia
Turkish - Turkish

Definition of ilaçla in Turkish Turkish dictionary

ilaç
Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için, türlü yollardan kullanılan madde, em, deva
ilaç
Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için, türlü yollardan kullanılan madde, em, deva. Çare, önlem
ilaç
Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için türlü yollarla kullanılan, tablet, pastil, draje, şurup gibi çeşitleri olan madde
ilaç
Çare, önlem
ilaçlamak
Mikroplardan arındırmak, zararlı böceklerden korunmak amacıyla ilâç püskürtmek veya sıkmak
ilaçlamak
İlaç sürmek
ilaçlamak
Mikroplardan arındırmak, zararlı böceklerden korunmak amacıyla ilaç püskürtmek veya sıkmak: "Ekici borç harç ilaçlayacaktı tarlasını."- N. Cumalı
İlâç
derman
İlâç
(Osmanlı Dönemi) KİMYA
İlâç
ot