Turkish - English
Definition of ikindi in Turkish English dictionary
- mid-afternoon
What does Tom eat for a mid-afternoon snack?
-Tom ikindi kahvaltısı için ne yer?
- afternoon
The soft afternoon sun came in through the branches of the tree and then the window.
-Hafif bir ikindi güneşi, dalların arasından süzülüp pencereden içeri giriyordu.
Every afternoon, the woman went to church to pray.
-Her ikindi, kadın kiliseye dua etmeye giderdi.
- late afternoon
- ikindi kahvaltısı
- (Gıda) mid-afternoon meal
- ikindi vaktinde
- late afternoon in time
- ikindi ezanı Islam the call
- to afternoon prayer
- ikindi güneşi gibi
- 1. transient, short. 2. quickly
- ikindi kahvaltısı
- midafternoon snack
- ikindi kahvaltısı
- tiffin
- ikindi kahvaltısı
- afternoon tea
- ikindi kahvaltısı
- high tea
- ikindi namazı Islam
- the afternoon prayer
- ikindi üstü
- in midafternoon; about midafternoon
- kırk ikindi afternoon rains (which continue about forty days
- in certain regions of Anatolia
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ikindi in Turkish Turkish dictionary
- Öğle ile akşam arasındaki süre
- Öğle ile akşam arasındaki süre: "Akhisar'dan trene bindiğim zaman saat ikindi suları idi."- Y. K. Karaosmanoğlu. İkindi ezanı. İkindi namazı
- İkindi namazı
- ikindi ezanı
- İkindi namazına çağrı için okunan ezan
- ikindi namazı
- İkindi vakti içinde kılınması gereken namaz, ikindi
- ikindi vakti
- İkindi için belirlenen süre, ikindi zamanı
- ikindi zamanı
- İkindi vakti
- İKİNDİ DİVANI
- (Osmanlı Dönemi) t. Tanzimattan evvel sadrazamların kendi konaklarında yaptıkları divanlar. Bu divan ikindi namazından sonra toplandığı için bu adı almıştı. Bâb-ı Âlî teşkilâtının ilk şekli olarak Divan-ı Hümayun, muayyen günlerde toplandığı zaman, vezir-i azamlar da divanda bitirilemeyen veya arza lüzum görülmeyen işleri kendi konaklarında salı ve perşembenin haricindeki günlerde hallederlerdi. Sadrazamdan başka hiçbir vezir, ikindi divanı aktedemezdi. (O.T.D.S.)