Turkish - English
Definition of ihtar in Turkish English dictionary
- {i} warning
- tip off
- monition
- reprehension
- warning, caution; admonition, reprimand
- admonition
- notice
- reminding
- injunction
- remark
- notification
- dictate
- caution
- demerit
- tip-off
- foretoken
- correct
- tipoff
- suggestion
- ihtar etmek
- admonish
- ihtar cezası
- official reprimand
- ihtar etmek
- caution
- ihtar etmek
- to caution, to warn, to remind
- ihtar etmek
- 1. to warn (someone) about (something). 2. to remind (someone) (to do something)
- ihtar etmek
- give warning
- ihtar etmek
- serve notice
- ihtar etmek
- reprehend
- ihtar etmek
- warn
- ihtar etmek
- notify
- ihtar etmeksizin
- without any warning
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of ihtar in Turkish Turkish dictionary
- Bir şeyi birine hatırlatma
- (Osmanlı Dönemi) hatırlatma, îkaz, uyarma, dikkat çekme
- Uyarma, dikkat çekme, uyarı
- İHTAR
- (Osmanlı Dönemi) Hatırlatmak. Dikkati çekmek. Tenbih. Uyarma. Kalbe gelen doğuş, ilham.(... Fakat dinî olmayan musibetler hakikat noktasında musibet değildirler. Bir kısmı ihtar-ı Rahmanîdir. Nasıl ki, çoban gayrın tarlasına tecavüz eden koyunlarına taş atıp, onlar o taştan hissederler ki zararlı işten kurtarmak için bir ihtardır.L.)
- İHTAR
- (Hukuk) Hatırlatma, uyarım, uyarma
- ihtar etmek
- Hatırlatmak, uyarmak, dikkatini çekmek