O, nadiren, kırk yılda bir, karanlık çöktükten sonra dışarı çıkar. - She seldom, if ever, goes out after dark.
O, nadiren, kırk yılda bir, karanlık çöktükten sonra dışarı çıkar.
She seldom, if ever, goes out after dark.
Nadiren, kırk yılda bir, bir kitap okur. - He seldom, if ever, reads a book.
Nadiren, kırk yılda bir, bir kitap okur.
He seldom, if ever, reads a book.