idare edilemez

listen to the pronunciation of idare edilemez
Turkish - English
unmanageable
ungovernable
idare et
manage

Tom invested all his money in the company that Mary and her father managed. - Tom tüm parasını Mary ve babasının idare ettiği şirkete yatırdı.

I can't afford to buy a new bike, so I'll have to manage with this old one. - Yeni bir bisiklet almayı göze alamıyorum, bu yüzden bu eski bisikletle idare etmek zorunda kalacağım.

idare et
cox
idare edilemez
Favorites