idantifye

listen to the pronunciation of idantifye
English - Turkish

Definition of idantifye in English Turkish dictionary

identify
tanımlamak

Japonlar kendilerini ait oldukları grupla tanımlamak eğilimindedir. - The Japanese tend to identify themselves with the group they belong to.

Bilim garip hayvanı tanımlamak için çalışıyor. - Science is trying to identify the strange animal.

identify
tanımak
identify
kimliğini saptamak
identify
{f} belirlemek

Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır. - A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.

Gezegenleri belirlemek kolay, çünkü yıldızlar gibi parıldamazlar. - Planets are easy to identify because they don't twinkle like stars do.

identify
tanılamak
identify
özdeşle
identify
(Kimya) özdeşleşme
identify
tanımlama yapmak
identify
(Askeri) KİMLİK: Hava önlemede, "Tasarrufunuzdaki her türlü imkanla belirlenen teması teşhis edin" anlamına gelen kod
identify
{f} -in kim/ne/kimin olduğunu tespit etmek/saptamak/söylemek
identify
(Bilgisayar) özelliklerini al
identify
aynı tutmak
identify
(Bilgisayar) tanı

Bu grupla kendimi tanıtmak istemiyorum. - I don't want to identify myself with that group.

Polisler kurbanın Tom olduğunu düşündü fakat cesedi tanıyamadılar. - The police thought the victim was Tom, but they were unable to identify the body.

identify
{f} with kendini (biriyle) özdeşleştirmek, (biriyle) özdeşleşmek. identify s.o./s.t. with birinin/bir şeyin ... ile ilgili olduğunu düşünmek
identify
fark gözetmemek
identify
tanıtmak

Bu grupla kendimi tanıtmak istemiyorum. - I don't want to identify myself with that group.

Kendimi tanıtmak için sürücü belgemi kullandım. - I used my driver's license to identify myself.

identify
(fiil) tanımak, kimliğini saptamak, belirlemek, aynı saymak, bir tutmak, desteklemek, destek vermek
identify
{f} bir tutmak
identify
{f} destek vermek
English - English
identify