Turkish - Turkish
Definition of i̇skât in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Bak: Iskat
- (Hukuk) Sükut ettirme, sona erdirme, son verdirme
- (Osmanlı Dönemi) Sükût ettirmek. Cevap veremiyecek hâle getirmek. Susturmak
- (Osmanlı Dönemi) Kandırmak, râzı etmek
- iskat
- ölünün arkasından günahına karşılık verilen para
- iskat
- Cenaze töreninden sonra dağıtılan şey
- iskât
- (Osmanlı Dönemi) susturmak
- ISKAT
- (Hukuk) Düşürme, mirastan ıskat
- ISKAT
- (Osmanlı Dönemi) Silmek
- ISKAT
- (Osmanlı Dönemi) Ölünün azaptan kurtulması ümidi ile ölen kimse nâmına dağıtılan sadaka
- ISKAT
- (Osmanlı Dönemi) Düşürmek. Düşürülmek. Aşağı atmak. Hükümsüz bırakmak
- Iskat
- (Osmanlı Dönemi) düşürmek, hükümden kaldırmak
- ıskat
- ölünün ruhunun azap çekmemesi için dağıtılan, ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka
- ıskat
- Düşürülme
- ıskat
- Düşürme, aşağı atma
- ıskat
- Ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka
Related Terms
Turkish - English
Definition of i̇skât in Turkish English dictionary
- borcu iskat
- (Kanun) extinguishing the debt
- ıskat
- alms given as compensation for the religious duties which the deceased failed to perform during his lifetime
- ıskat
- annulment, nullification
- ıskat
- deprivation
- ıskat
- overthrow
- ıskat
- elimination
- ıskat
- throwing down, dropping; casting out
- ıskat
- warding off
Related Terms
i̇skât
Resimler
History
Favorites