The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
I attached my signature to the document.
- Evraka imzamı ekledim.
Is Mexico a signatory to the Geneva Convention?
- Meksika, Cenevre Sözleşmesi'nde imza sahibi mi?
France had signed a secret treaty with Spain.
- Fransa İspanya ile gizli bir antlaşma imzaladı.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
Tom is signing documents.
- Tom belgeleri imzalıyor.
Tom was signing autographs in front of the theater.
- Tom tiyatronun önünde kendi el yazısıyla imza atıyordu.
Could I have your autograph on this book?
- Bu kitap üzerinde imzanızı alabilir miyim?
Would you please autograph this book?
- Lütfen bu kitabı imzalar mısınız?
Please sign your name here.
- Lütfen burayı imzalayın.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
She signs the most important documents.
- O en önemli belgeleri imzalar.
He signs the most important documents.
- O en önemli dökümanları imzalar.