Turkish - English
Definition of i̇mti̇han in Turkish English dictionary
- imtihan
- {i} exam
He must be able to pass the exam since he has the capacity.
-İmtihanı geçebilmesi lazım, zira kabiliyeti var.
- imtihan
- examination, exam, test
- imtihan
- test, trial, putting (someone) to the test
- imtihan
- examination, exam, test sınav
- Silahlı Kuvvetler İmtihan ve Giriş Yeri
- (Askeri) Armed Forces Examining and Entrance Station
- imtihan etmek
- to examine
- imtihan etmek
- to test, give (someone) an examination
- imtihan olmak
- to take a test, have an exam
- imtihan vermek
- (for someone) to acquit himself/herself well, give a good account of himself/herself
- şifahi imtihan
- oral examination, oral test
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of i̇mti̇han in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Bir şeyin hakikatına ıttılâ peyda etmek için çok dikkatle düşünmek
- (Osmanlı Dönemi) Deneme, Tecrübe etmek
- (Osmanlı Dönemi) Salâhiyet veya salâhiyetsizliğini anlamak için yapılan teftiş ve tecrübe.Hakîm-i Ezeli, inâyet-i sermediye ve hikmet-i ezeliyenin iktizası ile, şu dünyayı, tecrübeye mahal ve imtihana meydan ve esmâ-i hüsnâsına âyine ve kalem-i kader ve kudretine sahife olmak için yaratmış ve tecrübe ve imtihan ise neşv ü nemâya sebeptir. O neşv ü nemâ ise, istidatların inkişafına sebeptir. O inkişaf ise, kabiliyetlerin tezahürü
- imtihan
- Sınav
- imtihan
- Direnme, dayanışma, güç gerektiren, sonuçta bir deney kazandıran zor durum
- imtihan
- (Osmanlı Dönemi) iptilâ
- imtihan etmek
- Bilgi derecesini ölçmek
- imtihan etmek
- Denemek, sınamak
- imtihan olmak
- Bilgisi ölçülmek
- imtihan olmak
- Denenmek, sınanmak
- imtihanlar
- (Osmanlı Dönemi) imtihânât
- yazılı imtihan
- Yazılı sınav
- İmtihan
- (Osmanlı Dönemi) FİTRE