Turkish - English
Definition of i̇kaz in Turkish English dictionary
- ikaz
- warning
- ikaz
- caveat
- ikaz
- caution
This drama is missing something. All it is is a simple cautionary tale with no real depth.
-Bu dramada bir şey eksik.O gerçek derinliği olmayan basit ikaz edici bir masal.
- ikaz
- notice
- ikaz
- monition
- ikaz
- tip off
- ikaz
- commination
- ikaz
- awakening
- ikaz
- warning, caution
- ikaz etmek
- warn
- erken ikaz
- (Askeri) early warning
- ikaz
- alarm
- ikaz
- talking
- ikaz
- excitation
- sesli ikaz
- buzzer
- sesli ikaz
- aural warning
- sesli ikaz cihazı
- buzzer
- belirtiler ve ikaz
- (Askeri) indications and warning
- birleştirilmiş taktik ikaz ve taarruz değerlendirmesi
- (Askeri) integrated tactical warning and attack assessment
- el freni ikaz lambası
- (Otomotiv) handbrake indicator
- el freni ikaz lambası
- (Otomotiv) handbrake warning light
- el freni ikaz şalteri
- (Otomotiv) handbrake indicator switch
- emniyet kemeri sesli ikaz
- (Otomotiv) buzzer for beet warning
- erken ikaz tesisleri
- (Askeri) early warning installations
- faz dizili ikaz sistemi
- (Askeri) phased array warning system
- füze ikaz baypası
- (Askeri) missile warning bypass
- füze ikaz sistemi (Kuzey Amerika Hava Savunma Komutanlığı (NORAD))
- (Askeri) Missile Warning Center (NORAD)
- hakem tarafından ikaz edilmek
- be cautioned by the referee
- hedef ikaz
- (Askeri) target alert data display set
- ikaz
- tipoff
- ikaz bobini
- exciter coil, exciting coil
- ikaz edici
- cautionary
This drama is missing something. All it is is a simple cautionary tale with no real depth.
-Bu dramada bir şey eksik.O gerçek derinliği olmayan basit ikaz edici bir masal.
- ikaz etme
- excitation
- ikaz etmek
- forewarn
- ikaz etmek
- to warn
- ikaz etmek
- awaken
- ikaz etmek
- to warn, to caution, to alert
- ikaz işareti
- warning signal
- ikaz lâmbası
- warning light
- ikaz sesi
- buzzer
- ikaz ve emareler
- (Askeri) indications and warning
- kabin açık ikaz lambası
- warning light for cab
- kuyruk ikaz radarı
- (Askeri) tail warning radar
- radar yön ve ikaz
- (Askeri) radar homing and warning
- tehlike ikaz anahtarları
- (Otomotiv) hazard warning switches
- uzay ikaz sistemi
- (Askeri) spacewarn
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of i̇kaz in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Uyandırmak. Gafletten kurtarmak. Tenbih
- ikaz
- Uyandırma
- ikaz
- Uyarma, uyarı, dikkat çekme, ihtar, tembih
- ikaz
- (Osmanlı Dönemi) uyarı
- ikaz etmek
- Uyarmak, dikkat çekmek