Turkish - English
Definition of i̇şkilli in Turkish English dictionary
- işkilli
- suspicious, doubtful vesveseli, müvesvis
- işkilli büzük dingilder
- (Atasözü), vulg. It's the hurt dog that hollers
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of i̇şkilli in Turkish Turkish dictionary
- ikircikli
- işkilli
- İşkil içinde bulunan, kuşkulu, kuruntucu, vesveseli, müvesvis
- işkilli
- İşkil içinde bulunan, kuşkulu, kuruntucu, vesveseli, müvesvis: "Biraz işkilli olmayan bir adamı, düştüğü yanlışlıktan kurtarmak kolay değildir."- M. Ş. Esendal
- işkilli olmak
- İşkil duymak, tedirgin durumda olmak