i̇ş gücü

listen to the pronunciation of i̇ş gücü
Turkish - English
labour power
labor force
işgücü
labour force
iş gücü
Workforce
işgücü
labor

Industrial countries require a lot of skilled labor. - Sanayi ülkeleri birçok nitelikli işgücüne ihtiyaç duyarlar.

işgücü
labor force
iş gücü
{i} labor

Capital, land and labor are the three key factors of production. - Sermaye, toprak ve iş gücü üretiminin üç ana faktörüdür.

This task is labor-intensive. - Bu iş yoğun iş gücü gerektirmektedir.

iş gücü
(Politika, Siyaset) labour
işgücü
(Ticaret) labour power
iş gücü
task force
iş gücü
economism
iş gücü
(Hukuk) labour, labour force, workforce
iş gücü
(Avrupa Birliği) labour force
iş güç
occupation, business
işgücü
manpower

The shortage of manpower poses a big problem for us. - İşgücü sıkıntısı bizim için büyük bir sorun oluşturur.

işgücü
the work force (of a nation)
işgücü
labour [Brit.]
işgücü
work force
işgücü
econ
işgücü
manpower, workforce, labour force
işgücü
{i} Labour
Turkish - Turkish

Definition of i̇ş gücü in Turkish Turkish dictionary

iş gücü
Bir insanın yararlı şeyler üretmek için harekete geçirmek zorunda olduğu fiziksel ve düşünsel yetilerinin tümü
iş güç
Yapacak belli bir şey, görev, meşguliyet