i̇çgüdüsel olarak

listen to the pronunciation of i̇çgüdüsel olarak
Turkish - English
instinctively

Tom reacted instinctively. - Tom içgüdüsel olarak tepki gösterdi.

I'm instinctively bad with children and infants. - Çocuklara ve bebeklere içgüdüsel olarak kötü davranıyorum.

as a matter of instinct; "he instinctively grabbed the knife"
as a matter of instinct; "he instinctively grabbed the knife
Innately, by instinct, without being taught
In an instinctive manner; by force of instinct; by natural impulse
naturally, spontaneously, intuitively, automatically
içgüdüsel olarak
on instinct
içgüdüsel olarak
from instinct
içgüdüsel olarak
instinctively

I trust your ability to know what to do instinctively. - İçgüdüsel olarak ne yaptığını bilme yeteneğine güveniyorum.

Tom instinctively backed away. - Tom içgüdüsel olarak geri çekildi.

i̇çgüdüsel olarak
Favorites