Turkish - English
Definition of i̇çgüdü in Turkish English dictionary
- içgüdü
- instinct
Birds learn to fly by instinct.
-Kuşlar içgüdüyle uçmayı öğrenirler.
Tom followed his instincts.
-Tom içgüdülerini izledi.
- cinsel içgüdü
- (Pisikoloji, Ruhbilim) sexual instinct
- doğal içgüdü
- natural instinct
- içgüdü
- nature
- içgüdü
- {i} flair
- kısmi içgüdü
- (Pisikoloji, Ruhbilim) partial instinct
- yırtıcı içgüdü
- predaceous instinct
- yırtıcı içgüdü
- predacious instinct
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of i̇çgüdü in Turkish Turkish dictionary
- (Hukuk) İNSİYAK
- (Hukuk) SEVKİTABİİ
- içgüdü
- Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak, doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabiî
- içgüdü
- Organizmayı o türe özgü olan bir amaca ulaşmaya sürükleyen davranış eğilimi
- içgüdü
- Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabii: "Bir çeşit içgüdüyle fincanı alıyor tepsiden ve hemen dudaklarına götürüyor."- E. Bener
- içgüdü
- instinct
- içgüdü
- radar
Related Terms
i̇çgüdü
Hyphenation
i̇ç·gü·düResimler
History
Favorites