Definition of işyeri in Turkish English dictionary
- workplace
How would you describe the culture of your workplace?
-İşyerindeki kültürü nasıl tanımlardın?
Tom is a happy guy who likes his job and feels good about his workplace.
-Tom işini seven mutlu bir adam ve işyeri hakkında iyi hissediyor.
- place of employment
- stand
- working place
- shebang
- business
- work
I do a good job with my work.
-Benim işyeri ile iyi bir iş yaparım.
Wienczysława is the most beautiful brunette in the workplace.
-Wienczysława, işyerindeki en güzel esmerdir.
- shop
The authorities fined the shop because of a disorder in the electronic balance.
-Elektronik terazideki bir arıza nedeniyle yetkililer işyerine para cezası verdi.
- workshop
An empty head is the devil's workshop.
-Boş kafa şeytanın işyeridir.
- workplace, business, office
- job
I do a good job with my work.
-Benim işyeri ile iyi bir iş yaparım.
Tom is a happy guy who likes his job and feels good about his workplace.
-Tom işini seven mutlu bir adam ve işyeri hakkında iyi hissediyor.
- registered office
- bureau
- studio
- işyeri açmak
- hang out one's shingle
- işyeri sahibi
- tradesman
- işyeri temsilcisi
- shop steward
- işyeri yıllık yemeği
- beanfeast
- tescil edilmiş işyeri
- (Politika, Siyaset) registered office
- anlaşmalı üye işyeri
- (Ticaret) contracted merchant
- açık işyeri
- open shop
- kazıkçı işyeri
- clip joint
- selfservis işyeri
- self service shop
- sendika işyeri
- (Ticaret) closed shop
- sendikalı işyeri
- union shop
- sendikasız işyeri
- open shop
- temiz işyeri
- clean workstation
- tescil edilmiş işyeri
- (Hukuk) registered offic
- çalışma şartları kötü işyeri
- sweatshop
- çok çalıştıran işyeri
- sweatshop
- üye işyeri anlaşması
- (Ticaret) card acceptor agreement
Related Terms
Definition of işyeri in Turkish Turkish dictionary
- ofis